Türk yazar, asker ve öğretmen Ömer Seyfettin 'in yazdığı öykülerin ilk yayımlandıkları tarihlere göre düzenlenmiş listesidir. İçindekiler kenar çubuğuna taşı gizle. Madde Tartışma. Oku Değiştir Kaynağı değiştir Geçmişi gör. Araçlar Araçlar. Bir kitap oluştur PDF olarak indir Basılmaya uygun görünüm. Diğer projelerde. Vikiveri ögesi. Ziyaret ettiği eski aşığını ölüm döşeğinde, kendisini tanımaz halde görünce üzülerek eve döner ve soğuk yüzünden hasta olur. Yazar, Sahir'e kıskançlıkla karışık bir düşmanlık besler. Bir hafta sonra arkadaşı tramvayda ona Sahir'i gösterince, onun çapkın bir kadın avcısı değil, çelimsiz bir genç olduğunu gören yazar, Sahir'in hakiki bir şair olduğunu kabul eder. Resimlerden birini beğenir ve yarım kalan resimleri tamamlaması için arkadaşına kararlılık sebat telkin eder; arkadaşıysa sebatsızlığın sebattan daha iyi olduğunu öne sürerek görüşlerini açıklar. Abdülhamit döneminde hafiyelik yaparak hızla yükselen 50 yaşındaki Ahmet Samim Bey, bakanlıktaki görevinden bir anda kovulmuştur. Kendisinden intikam alınacağı korkusuyla, 22 yaşındaki eşi Bihter'in de teşvikiyle İstanbul'dan kaçmaya hazırlanmaktadır. Erkek Omer Ismiyle Seks Hikayeleri gün elma soyarken kadın elmanın ne hatırlattığını sorar. Erkek bilemez ve Isaac Newton Omer Ismiyle Seks Hikayeleri yerçekimi yasasını bulmasını anlatır. Kadın ise üzülerek, tanıştıkları gün kendisine elma ikram ettiğini söyler. Erotik bir öyküdür. Sonra da ata binmenin kendisine iyi gelmediğine karar verip motosiklet almayı planlar. Bir seyahatinde dikkatini çeken bir kadınla konuşmak ister ama yanındaki köpekten rahatsız olur, bunun üzerine kadına köpeği neden bu kadar sevdiğini sorar. Kadın da köpeğin medeniyeti kuran varlık olduğunu ve ilk çağlarda insanın doğaya uyum sağlamasını kolaylaştırdığını, bu yüzden köpekleri çok sevdiğini söyler. Konuştuğu bir doktor ona bunun doğru olmadığını söyler. Hasan Bey de, hayatı boyunca tanıştığı insanları birer hayvana benzettiğini ve o insanların da benzetildikleri hayvanın karakterini taşıdıklarının anlaşıldığını, bunun hiç yanlış çıkmadığını söyler; başta Âsıme Hanım'ın hangi hayvana benzediğini bulamadığını, fakat evlendikten sonra ayak parmaklarını el gibi kullandığını görünce onu maymuna benzettiğini ve bu sahneyi aklından çıkaramadığı için boşandığını anlatır. Bu düşüncesini paylaştığı hancı, tavuklara yem vermediklerini ve birini gördüklerinde abdesthanenin önüne koştuklarını söyler. Hesabı ödeyecekken paranın üzerinde gördüğü tuğradan etkilenip parayı cebine koyar ve içmeye devam eder. Dama çıkıp ötmeye başlayan serçe, onu duyan bir çocuk tarafından tüfekle vurulur. Karısının güzelliğine hayran olan yazar, bir gün bu konuyu halasının oğlu Ahmet Bidar ile konuşur ve ikisi de Efser'in eşsiz bir güzelliği olduğunda Omer Ismiyle Seks Hikayeleri. Yazar bir gün, aslında utangaç olan Bidar'ı evin bir köşesinde saklanmaya ve Efser'i çıplakken izlemeye ikna eder, ancak Efser soyunduktan sonra Bidar'ı odadan çıkarken görür. Ertesi günden itibaren Bidar sessizleşirken, Efser şen ve geveze olur, yazar olanlara anlam veremez. Bir gece arkadaşlarıyla içip sarhoş olduktan sonra eve dönen yazar, Efser ve Bidar'ı yatak odasında yarı çıplak görünce tabancasına davranır, fakat tabanca ateş almaz. Efser gülerek ve sakince yazarı durdurur ve sabahı beklemesini söyler, Bidar ayrılır. Uyuyakalan yazar uyandığında hizmetçiden karısının bıraktığı mektubu alır. Efser, annesinin evine gittiğini, Bidar'ın o gün İtalya'ya döneceğini, namusunu kurtarmak ve olanları anlamak istiyorsa yazarın kendisini boşaması gerektiğini yazmıştır. Yazar bir süre sonra boşanmayı kabul eder ve Efser olanları bir başka mektupta açıklar: Kocasının kendisini bir başkasına çıplak halde gösterdiğini fark eden Efser, kocasının bencillik ve şehvetten ibaret birisi olduğunu görmüş ve aynı olayın Heredot'un anlatılarından birinde yer aldığı hatırlamıştır. Efser kocasından intikam almak için Bidar'la anlaşmış, kendisini Bidar ile yarı çıplak görmesini sağlayacak bir sahne hazırlamış, öncesinde de kocasının tabancasını boşaltmayı ihmal etmemiştir. Efser mektubunun sonunda ertesi gün Bidar ile evleneceğini söyler. Yazar bütün bu olanları bir arkadaşına mektupla anlatır ve Efser'in hareketi sonucunda ölmekten beter hâle geldiğini ve beş yıldır yalnızca tarih kitapları okuduğunu belirtir.
Ömer Seyfettin Hikayeleri Ömer Seyfettin hikayeleri okunduğunda realizm etkilerini yansıttığı anlaşılır. Konuştuğu bir doktor ona bunun doğru olmadığını söyler. Adam kendi hâlinde bir köylüyken, birkaç yıl önce tarlasında maden çıkmış, bir anda zengin olmuş, çiftçiliği bırakıp şehre gelmiş, verdiği rüşvetlerle de unvan alarak Memiş Ağa yerine Memiş Paşa olarak anılmaya başlamıştır. Aynı gece karanlıkta yanlışlıkla babasının evine gelen Tahsin, yorgunluktan evin kapısının önünde oturur. Evine çok az gelebiliyor, her geldiğinde eve zeytin ve ekmek getiriyor, Naciye de bu yemekle idare ediyordur.
İçindekiler
yüksek ökçeler beni paranoya yaptı. ömer seyfettinle büyüyen bir çocuk olarak katıldığım önerme. Ömer Seyfettin hikâyeleri benim için evde kitap olmadığında rastgele bir sayfasını açıp okuduğum ansiklopediler kadar bile ilgi çekici değildi. Ömer Seyfettin hikaye kitapları değerini kaybetmeyen ve her zamana hitap eden konu ve olayları içerir. insanlara asla güvenmeyen, entrikacı bir insan olup çıktım. 'Sana dört tane cin musallat olmuş, biri eşcinsel' “Ömer Hoca'yla baş başa kaldığımda bana 'Bu zamana kadar bir erkekle ilişkiye girdin mi' dedi. Öğretmen sıfatına sahip olan yazarın değerli.Yine de lokanta yemeklerinin nasıl yapıldığını bilmediğini ve yemekten keyif aldığı eski günleri özler. Gece Kitaplığı Seçme Hikayeler. Çok Al Az Öde. Durmuş'un için rahat etmez, karısının peşinden gider. Elimdeki yeni çıkmış çikolatayı sepete atdı. Bir tanesi hariç: Ebemkuşağı. Mıstık sabah tekrar gelip eşeği alacağını söyler. Mıstık, arkadaşını korumak için köpekle boğuşur. Şulever tütünsüzlükten öldüğünü, kendisine verilen normal tütünleri bahçeye attığını ve o günden beri hep "padişah tütünü" içtiğini söyler. Öyküde, Yahya Kemal Beyatlı ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu tarafından savunulmuş olan "Neobizantin" fikri satirik biçimde eleştirilmektedir. Boris'i bekleyen Magda, bombaya bakmak istediğinde siyah bezin altında Boris'in kesik kafasını görür. Bir gün İmadeddin Efendi karısını çağırır, artık altmış üç yaşına geldiğini, yakında öleceğini, dolayısıyla bahçede bir mezar kazdırmasını, kendisinin bundan sonra orada ibadet edeceğini, günlük yemeğinin oraya getirilmesini istediğini söyler. Sermet, Nazan'ı kovar. Askerler kaleye neden hücum edilmediğini anlamazlar ve sıkılmaya başlarlar. Hasan Bey de, hayatı boyunca tanıştığı insanları birer hayvana benzettiğini ve o insanların da benzetildikleri hayvanın karakterini taşıdıklarının anlaşıldığını, bunun hiç yanlış çıkmadığını söyler; başta Âsıme Hanım'ın hangi hayvana benzediğini bulamadığını, fakat evlendikten sonra ayak parmaklarını el gibi kullandığını görünce onu maymuna benzettiğini ve bu sahneyi aklından çıkaramadığı için boşandığını anlatır. Öyküde isim verilmeden eleştirilen kişi Rıza Tevfik Bölükbaşı 'dır. Halk yangınla meşgulken Çiroz Ahmet kapıyı kırıp türbeye girer, alacaklarını alır, çıkarken yakalanmamak için sandukanın altına saklanır ve sırtında sandukayla çıkar. Yan masalarında palabıyıklı, kalpaklı bir Çerkez konuşmaktadır. Eşyalar için yardım teklif etdiğimde sanki öcü görmüş gibi bana bakmış iki eliyle poşetleri alıp gerek yok der gibi bir ifade takınıp ilerlemişti içeri. Son olarak: Mais la pluie sera, alaimisema! Bu esnada annesi ölmüş olduğu için Mıstık daha ilerlemeye gitmeye karar verir ve Anadolu'ya geçerek hayvan alım satımı yapmaya başlar. Beyaz gömleği sırtını ortaya çıkarıyordu. Ayağa kalkmaya çalıştığımda önümde durdu. Can Yayınları Yalnız Efe. Bir yandan aldıklarımızı kasadan geçirip poşetlere dolduruyordu. Zengin olup sefahat içinde yaşama hayalleri kurmaya başlayan yazar Monako 'daki bir otelde başka Türklerle tanışır, çok geçmeden Amerikalı bir milyoner bu Türk grubunu masasına davet eder. Tütün yerine patlıcan yaprağı içilseydi insanların onun bağımlısı olup olmayacağını merak eder. Tamam dikkatli olurum ağam. Komşusunun köpeğinin kendi köpeğiyle çiftleştiğini, etraftakilerin de bu sahneyi seyrettiğini görür, " Sizin hiç utanmanız, arlanmanız yok mu?